Bir sevgili kardeşimiz telefon etti. Atatürk Mahallesinde bulunan evinin bodrumunu su basmış. Sokaklarında bulunan ve yağmur sularını tahliye için kullanılan ızgara normal olarak işlevini yaparken ASKİ ekipleri gelip onu çok daha büyük bir ızgarayla değiştirmişler. Böylece yağan en şiddetli yağmurlarda bile sokaklarında su birikintisi olmuyormuş. Öyle ki, yalnız kendi sokaklarında değil, diğer yan sokaklardaki sular bile buraya boşalıyormuş.
Yalnız ASKİ’nin hesaplamadığı, ya da önceden bilmesine rağmen önemsemediği bir durum söz konusu. Kentimizin kanalizasyon alt yapısı yetersiz olduğu için o sular bir başka yerden, yine yüze çıkıyorlar. Hem de doğrudan bu kardeşimizin bodrumuna doluyorlar.
Vatandaş üzgün, vatandaş çaresiz…
ASKİ’yi arayıp durumu bildirmek istiyor, Söke’dekiler Aydın’a yönlendiriyorlar. Aydın’ı arayınca da Söke’yi işaret ediyorlar. Yani vatandaşı başlarından savıyorlar. Çaresiz kalmış, çare arıyor.
Bir umut deyip Söke belediye başkanını aramak istemiş. Başkanı yerinde bulmak ne mümkün?..
Telefon etmek hiç mümkün değil. Seçim öncesi bazı gazetecilere vermiş olduğu telefonu ne yazık ki seçimden sonra hizmet dışı olmuş. Bunlar önemli meseleler değil elbette. Önemli olan belediye binasının gül sularıyla misler gibi yıkanıp, boydan boya muhterem cumhurbaşkanımızın portresinin asılması ve bu şekilde yeni partisinin il ve ilçe yönetimiyle milletvekillerini karşılaması.
Vatandaş da öyle her şeyi şikayet edip durmasın. Zaten kanalizasyon Söke Belediyesinin sorumluluğunda değil ki… Her gün yağmur da yağmıyor. Boşu boşuna Çerçi Efe’ye de gitmesinler. Çünkü benzer olaylar Aydın-Efeler’de de yaşanıyormuş. Efe önce kendi evinin önünü süpürecek de sonra sıra 50 kilometre uzaktaki Söke’ye gelecek.